Serklaj işlemi; fiziksel muayene, hikaye ya da ultrasonografik bazlı incelemelerde saptanan açıklığa bağlı olarak atılabilmektedir. İşlem öncesi hastaların monitörize edilip rahimde ağrı olmadığının saptanması, işlem öncesi rahim ağzından alınacak kültürler ile rahim ağzı enfeksiyonunun ekarte edilmesi, ayrıca annede şayet aşikar veya gizli enfeksiyon bulguları bulunuyorsa servikal serklaj atılmaması gerekmektedir.
Geçmişinde vajinal yoldan servikal serklaj atılan ve başarısızlıkla sonuçlanan, rahim ağzı deforme olmuş, nedbe dokusu nedeniyle zarar görmüş ve teknik açıdan etkin vajinal yoldan serklaj atılamayacak grup ile rahim ağzı kanser öncüsü ve kanser gibi nedenlerle alınmış olan grupta karından; yani abdominal yoldan dikiş atılması tedavi şansını artırmaktadır.
Kapalı yolla; yani laparoskopik olarak abdominal serklaj atılması; hastanede kalış süresinin kısa olması, ameliyat sonrası ağrının minimal olması ve hastaların çok kısa sürede normal hayatlarına dönebilmesi gibi avantajları bulunmaktadır.
Rahim ağzı açıklığı oluşmuş hastalarda aktif doğum ağrısı, kanama ve su gelmesi gibi dikiş atılmaması gereken durumlar da olabilmektedir. İkiz gebeliklerde birinci bebeğin doğumundan sonra ikinci bebeğe yaşam şansı tanımak amacıyla literatürde bazı yüz güldürücü vakalar olsa da genel olarak anne ve bebekte oluşabilecek ciddi enfeksiyon riski nedeniyle bu uygulamalar günümüzde önerilmemektedir.
Mevcut tekil gebeliği olan, 34 haftadan önce erken doğum öyküsü ve 25 mm den kısa servikal uzunluğu olan hastalar servikal yetmezlik tanı kriterlerini karşılamasalar bile mevcut kanıtlar serklaj uygulanmasını yararlı olabileceğini göstermektedir. Serklaj uygulaması erken doğum riskini belirgin derece azaltırken neonatal mortalite ve morbiditede iyileşme sağlamaktadır. Erken doğum öyküsü olmayan ve sadece 16-24.ncü haftalar arasında servikal uzunluğu 25 mm altında tespit edilen hastalarda servikal serklaj uygulanması erken doğum riskinde belirgin azalma ile birliltelik göstermez.
Aktivite kısıtlaması, yatak istirahative pelvik istirahat gibi cerrahi dışı bazı yaklaşımların servikal yetmezlik tedavisindeki etkinliği kanıtlanmamıştır.
Standart vajinal yoldan ugyulanan yöntemler geliştirilmiş McDonald ve Shirodkar teknikleridir. Cerrahi yöntem ve/veya kullanılan sütür tiplerinin birbirlerine üstünlükleri bulunmamaktadır.
İkiz gebeliği olan ve servikal uzunluğu 25 mm altında tespit edilen gebelerde serklaj uygulaması erken doğum riskini arttırabileceği için önerilmez.
Zamanlama ve endikasyona bakılmaksızın ne antibiyotik tedavisi ne de profilaktik tokolitik ajanların kullanılması serklajın etkinliğini arttırmaz.
Doğum eylemi ve plasentanın erken ayrılması yokluğunda sebebi açıklanamayan ikinci trimester kendiliğinde doğum öyküsü olan hastalarda öyküye dayalı serklaj uygulaması göz önünde bulundurulmalıdır.
Serklaj uygulaması gebelikler ikinci trimesterda fetal viabilite ( yaşayabilirlik şansı ) öncesinde sınırlandırılmalıdır.
Transabdominal servikoistmik serklaj genel olarak anatomik yetersizlikler nedeniyle transvajinal serklaj uygulanması sınırlı olan ve/veya başarısız transvajinal serklaj sonrası ikinci trimester gebelik kaybı olan hastalarda servikal yetmezlik tanısına dayalı olarak uygulanmak üzere sınırlandırılmıştır.
İntrauterin enfeksiyon ve/veya uterin kasılmalar klinik muayene ile dışlandıktan sonra tekil gebeliği olan hastalarda fiziksel muayene ile serviksin iç kısmına abdominal serklaj uygulanması endike ise yararlı olabilir (teknik olarak uygulanabilirse ).
Komplikasyonu olmayan hastalarda McDonald serklajın 36-37.nci haftalarda alınması önerilmektedir.
39.ncu hafta veya ilerisinde sezeryan doğum planlanan hastalarda 37-39.ncu haftalar arasında spontan doğum olasılığı göz önünde bulundurularak doğum sırasında serklajın alınması gerçekleştirilebilir.
Birçok olguda McDonald serklajın ofis ortamında alınması uygundur.